Diyabetik Retinopati
Şeker hastalığı göze zarar verir mi?
Her 3 şeker hastasından birisinde göz etkilenir.
Şeker hastalığı gözün hangi bölümünü etkiler?
Şeker hastalığı gözde en fazla retina tabakasına zarar verir. Bu duruma diyabetik retinopati adı verilir.
Yüksek kan şekeri seviyeleri retinanın damarlarına zarar verir ve bu damarların tıkanmalarına ve sızdırmalarına sebep olur. Hasarlanan damarlardan sızan kan ve sıvı retinanın çalışmasını engeller. Hastalığın ilerlemesi ile birlikte beslenemeyen retinada savunma mekanizması olarak yeni damarlar oluşur. Ancak bu damarlar göz hareketleri sırasında bile kanayabilen, duvarları son derece zayıf damarlardır. Bu damarlar retinanın yerinden ayrılmasına bile sebep olabilir.
Hastalar şeker hastalığının göze zarar verdiğini anlayabilir mi?
Şeker hastalığı retinanın sarı nokta bölümünü etkilemediği sürece diğer bölümlerinde ağır hasar oluştursa bile bir şikayete sebep olmayabilir. Bu nedenle bazı hastalar ileri dönem hastalığın yol açtığı yoğun göz içi kanamaları veya retinanın ayrılması neticesinde ciddi görme kayıpları ile ilk defa göz hekimine başvurabilmektedir.
Şeker hastaları hangi sıklıkla göz doktoruna başvurmalıdır?
Hiç bir göz şikayeti olmayan bir şeker hastasının bile senede bir kez göz muayenesi yaptırması önemlidir. Muayenede retinada etkilenme saptandığında hastalığın arlığına ve eğer ihtiyaç varsa yapılacak tedavinin çeşidine bağlı olarak sonraki muayene aralıkları değişkenlik gösterecektir.
Diyabetik retinopatinin tedavisi nedir?
Diyabetik Retinopatinin erken dönemlerinde sarı nokta etkilenmemiş ise herhangi bir müdahale yapılmamaktadır. Sarı nokta etkilendiğinde burada biriken sıvının gerilemesini sağlamak için göz içine iğne ile ilaç uygulanmaktadır. Oluşan yeni damarların gerilemesine yönelik retina lazeri yapılmaktadır. Göz boşluğuna ciddi kanama, retinanın yerinden ayrılması ve sarı noktanın üzerinde zar oluşumu durumlarının tedavisinde ise vitrektomi adı verilen retina cerrahisi uygulanır.
Şeker hastalığının tanı ve takibinde damlalı retina muayenesi dışında retina tomografisi (OCT) ve floresein anjiyorgrafi kullanılmaktadır. Retina tomografisi görme noktasındaki sıvı birikiminin yoğunluğu ve tedaviye cevap konusunda bilgi verirken, anjiyografi retinanın beslenme durumu ve yeni damar oluşumunun tespiti konusunda yardımcı olmaktadır.
Resim: Bir şeker hastasının retina fotoğrafında retina kanamaları izlenmekte (soldaki resim). Aynı hastanın anjiyografisinde duvarları zayıf olan yeni damarların boya sızdırdığı görülmekte (sağdaki resim).